Avşar, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan tarafından cevaplanması istemiyle konuya ilişkin yazılı soru önergesi verdi.
Avşar, önergede, emeklilik hakkı ve refahın korunmasının Anayasal bir sorumluluk olduğu, çalışan kesimin yarısından fazlasının asgari ücretli ve neredeyse tüm çalışanların yoksulluk sınırının altında kaldığı, TÜİK’in bile yıllık konut enflasyon artışını yüzde 67,43 bulduğunu, her üç kişiden birinin işsiz olduğunu, asgari ücretin yılın yarısına gelmeden açlık sınırının altına indiğini, 4 bin liracık emekli ikramiyesinin müjde sayıldığı ve bu şartlarda kimsenin bir kurban hissesine 20 bin TL veremeyeceğini belirtti.
İktidarın ücret politikasını eleştiren Avşar, ülkemizde 2024 yılı itibarıyla yaklaşık 15 milyonu aşkın emekli bulunduğunu, büyük bir çoğunluğunun 14 bin 469 TL emekli maaşı aldığını ve emekli ikramiyesinin ise sadece 4 bin TL olduğunu ifade etti. Çalışanların yarısından fazlasını oluşturan asgari ücretlinin 22 bin 164 TL maaş alırken 2025 memur zammı sonrası en düşük memur maaşının ise 45 bin 531 TL olduğunu belirtti.
TÜİK’in açıkladığı enflasyon verilerine değinen Avşar, her ne kadar inandırıcı değilse de Mayıs Ayında, yıllık yüzde 35,41, aylık ise yüzde 1,53 olduğunu ve en yüksek ağırlığa sahip 3 ana harcama grubunun yıllık değişimlerinin ise; gıda ve alkolsüz içeceklerde yüzde 32,87 artış, ulaştırmada yüzde 24,59 artış ve konutta yüzde 67,43 artış olarak gerçekleştiğini belirtti.
Avşar, geniş toplumsal kesimlerin maaş skalaları ve kitlerin geçim göstergeleri (açlık-yoksulluk sınırı, enflasyon, işsizlik) karşılaştırıldığında; emekli maaşının ve asgari ücretin, açlık sınırının; memurun ve işçinin yoksulluk sınırının altında yaşamak zorunda kaldığı, ülkenin nerdeyse tüm kesimlerinin enflasyona karşı ezildiğini ve geniş tanımlı işsizlik oranına göre ise yaklaşık her üç kişiden birinin işsiz olduğu görüldüğünü belitti.
Hibya Haber Ajansı
© Copyright 2025 habereskisehir.com.tr Tüm Hakları Saklıdır.
Web sitemiz Hibya Haber Ajansı Abonesidir.